Çarşamba, Mart 10, 2010

Assos gezisi


Assos, Çanakkale’nin Ayvacık ilçesinde bağlıdır. Burada M.Ö. 1000’li yıllardan bu yana, kesintisiz olarak, yaklaşık 3 bin yıldır yerleşim vardır. Koloni şehri olarak kurulmuştur.

Assos, ünlü filozof Aristo’nun burada evlenmesine neden olacak güzellikte saklı bir cennettir.

Limandaki, artık pansiyon olarak kullanılan taş yapıların çoğu eskiden meşe palamudu depolarıymış. Bu binalar orjinalliği bozulmadan restore edilmiş.
Ben Assos'a iki defa gittim. İki gidişimde de mevsim kıştı. Dolayısıyla yazın nasıl olduğunu bilmem.(denizinin çok temiz ve serin olduğunu duydum) Ama ben soğuk havalardaki halini çok sevdim. Kaldığımız pansiyon hemen limandaydı ve alt katında sürekli yanan bir şömine vardı. Üşüdükçe bu şöminenin önünde kahve içip ısınmak çok zevkliydi. Ayrıca kahvaltıda ekmeklerimiz bu şömineden alınan közlerde ısıtılıyordu.

Assos'ta yavaş yavaş akşam olurken limandaki lokantalar ve pansiyonlar ışıklarını açınca çok hoş görüntüler ortaya çıkıyor. 

Assos’ta binlerce yıl önce hem denize hem de karaya egemen bir tepeye kurulan Akropolün en yüksek yerine (236 metre) Athena Tapınağı kurulmuş.Yunan mitolojisinde Zeus’un kızı, bilgeliğin sembolü Athena, el sanatlarının ve zanaatın koruyucusu olarak da biliniyor. Malesef tapınağın kabartmalarının çoğu Paris ve  Boston, bir kısmı da İstanbul Arkeoloji müzelerindedir.  Buraya çıkarken önce Behramkale Köyünün içinden geçmeniz gerekir. Köy de tapınak da, uzun bir akşamüstü yürüyüşünün ardından bence güneşin batışını seyretmek için ideal bir yer.

Köyde bir dükkanın önünde asılı duran nazarlıklar.


Assos'a eğer Altınoluk tarafından gidecek olursanız yol üzerinde aşağıdaki gibi manzaralar da görebilirsiniz.


Her yıl Eylül ayında düzenlenen Assos Festivali, Athena Tapınağı'nın bulunduğu alanda gerçekleşiyor.
Assos'un tarihi, Assos'ta ne yapılır, Assos'ta gezilecek yerler

Hiç yorum yok: