İştee durup durup düşündüren yer yer göz yaşartan bir daha okunulası ve herkes okusun diye hediye edilesi mükemmel bir kitap....Biliyordum..O kadar aradım ki bu kitabı...Can Yayınlarındaki baskısı çoktan tükenmişti.Nihayet Agora Kitap yeniden bastı da öyle bulabildim.
‘Böylesine genç, böylesine küçükken, bu kadar çok sevilmek hiç iyi bir şey değil. İnsanda kötü alışkanlıklara yol açıyor. Her şeyi yaşadığınızı sanıyorsunuz. Her şeyi bildiğinizi sanıyorsunuz ve olanlar size sıradan şeylermiş gibi geliyor. Gözünüzü daha yukarı dikiyor, doyumsuz oluyorsunuz. Gözlüyor, umut ediyor bekliyorsunuz. Böyle bir anne sevgisiyle donanınca, hayat, size daha çocukluğunuzun şafağında bazı şeyler üzerine yemin ettiriyor ve bu yemini tutamıyorsunuz. Sonunda hiçbir şeyi umursamayan, hiçbir şeyden tat almayan bir adam durumuna geliyorsunuz. Bir yandan eliniz kolunuz bağlanıyor, öte yandan büyük bir vicdan azabına kapılıyorsunuz. Sonra sokağa atılmış bir köpek yavrusu gibi, gidip annenizin mezarına kapanıyorsunuz. Bir daha yapmayacağım, bir daha asla yapmayacağım, kesinlikle bir daha yapmayacağım..."
Romain Gary;
1914 doğumlu Polonya asıllı Gary, küçük yaşta babasının terketmesiyle annnesiyle yaşamaya başladı. 14 yaşında Fransa'ya göç ettiler. Dünya çapında tanınan bir yazar olan Gary, Fransa'da her yazara ancak bir kez verilen Goncourt Edebiyat Ödülü'nü, bir kez kendi adıyla bir kez de Emil Ajar takma adla yayımladığı iki romanıyla iki kez kazanmış olan tek yazardır. Senaryolar yazmış ve iki film yönetmiştir.
Hukuk mezunu olan Gary, kitap yayımlamaya başlamadan önce, II. Dünya Savaşı sırasında, Özgür Fransız Kuvvetlerine dahil olarak savaş pilotluğu yaptı. Ayrıca Fransa'nın Los Angeles başkonsolosu oldu.
20. yy'da Fransa'nın en üretken ve tanınan yazarlarından olan Gary'nin bir oğlu var ve eski eşi Jean Seberg'in 1979'daki -şüpheli- ölümünün de etkisiyle, 1980'de, Paris'te yaşamına son verdi.
Şafakta Verilmiş Sözüm Vardı, Çeviren:Alev Er, Agora Kitaplığı.
‘Böylesine genç, böylesine küçükken, bu kadar çok sevilmek hiç iyi bir şey değil. İnsanda kötü alışkanlıklara yol açıyor. Her şeyi yaşadığınızı sanıyorsunuz. Her şeyi bildiğinizi sanıyorsunuz ve olanlar size sıradan şeylermiş gibi geliyor. Gözünüzü daha yukarı dikiyor, doyumsuz oluyorsunuz. Gözlüyor, umut ediyor bekliyorsunuz. Böyle bir anne sevgisiyle donanınca, hayat, size daha çocukluğunuzun şafağında bazı şeyler üzerine yemin ettiriyor ve bu yemini tutamıyorsunuz. Sonunda hiçbir şeyi umursamayan, hiçbir şeyden tat almayan bir adam durumuna geliyorsunuz. Bir yandan eliniz kolunuz bağlanıyor, öte yandan büyük bir vicdan azabına kapılıyorsunuz. Sonra sokağa atılmış bir köpek yavrusu gibi, gidip annenizin mezarına kapanıyorsunuz. Bir daha yapmayacağım, bir daha asla yapmayacağım, kesinlikle bir daha yapmayacağım..."
Yazar bu romanda aslında kendi hayatını anlatıyor. Biyografisini okuduğum kadarıyla bazı değişiklikler yapmış. Romanda yalnız bir annenin çocuğunu yetiştirirken verdiği o büyük mücadeleyi ve bağlılığını görüyorsunuz. Öyle telkinlerle yetiştiriyor ki oğlunu nihayet söylediği herşey oluyor. Bu kadar bağlılığın aslında çok da iyi olmadığını da kabul ediyor yazar. Ama bu kadar güçlü ve ne istediğini bilen bunun için herşeyi yapabilecek bir annesi var..Bundan kurtuluş yok :-)
Son 4-5 sayfa kala tüylerim diken diken oldu ve ürpererek okudum adeta. Etkileyici, sürükleyici...
Daha önce Emil Ajar takma adıyla yazdığı "Koca Tembel" kitabını da blogumda paylaşmıştım. Dili elbetteki biraz farklı. Edebiyat camiası Emil'i Romain'ın kuzeni olarak biliyor ve ikisini hep kıyaslıyorlarmış. Romain Gary 1980'de intihar etmeden önce yazdığı notta Emil Ajar'ın da kendisi olduğunu söylemiş ve eklemiş "Çok eğlendim, teşekkür ederim. Hoşçakalın."
Romain Gary;
1914 doğumlu Polonya asıllı Gary, küçük yaşta babasının terketmesiyle annnesiyle yaşamaya başladı. 14 yaşında Fransa'ya göç ettiler. Dünya çapında tanınan bir yazar olan Gary, Fransa'da her yazara ancak bir kez verilen Goncourt Edebiyat Ödülü'nü, bir kez kendi adıyla bir kez de Emil Ajar takma adla yayımladığı iki romanıyla iki kez kazanmış olan tek yazardır. Senaryolar yazmış ve iki film yönetmiştir.
Hukuk mezunu olan Gary, kitap yayımlamaya başlamadan önce, II. Dünya Savaşı sırasında, Özgür Fransız Kuvvetlerine dahil olarak savaş pilotluğu yaptı. Ayrıca Fransa'nın Los Angeles başkonsolosu oldu.
20. yy'da Fransa'nın en üretken ve tanınan yazarlarından olan Gary'nin bir oğlu var ve eski eşi Jean Seberg'in 1979'daki -şüpheli- ölümünün de etkisiyle, 1980'de, Paris'te yaşamına son verdi.
Şafakta Verilmiş Sözüm Vardı, Çeviren:Alev Er, Agora Kitaplığı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder