Cumartesi, Şubat 24, 2024

Roma Gezi Rehberi-1

 Roma'da geçirilecek 4-5 gününüz varsa bu yazı size uygun fikirler verebilir. Biz Roma'ya iki kişi ve Ocak ayında gittik. Şansımıza hava 14-16 derece civarıydı ve kalabalık değildi.

Navona meydanının bir paralelinde bir otelde kaldık. Bunun avantajı akşam üzeri odaya gelip dinlendikten sonra gece yine dışarı çıkıp bir saat Roma akşamlarını da görebilmiş olmamızdır. Ben bir günlüğüne de bir yere gidecek olsam yanıma gezeceğim yerleri yazdığım defterimi alırım. Haliyle Roma için de epeydir okuduğum ilginç bilgileri yazdığım ince bir defterim vardı. Planlamayı önceden yaptım, havaalanından Termini'ye nasıl gideceğimizi öğrendim veya gezeceğimiz müzelerin biletlerini de önceden aldım. Bunlar işimi kolaylaştırdı. Başka bir kolaylık da gezeceğimiz yerleri veya yemek yiyeceğimiz yerleri Ulmon gibi çevrimdışı bir harita uygulamasına etiketlemek. Orada internete gerek olmadan kullanabiliyorsunuz. Daha da güzeli etiketlediğim her yer ile ilgili yazdığım bilgileri de açıp hemen okuyabilmem oldu.  Başka bir şey de popüler yerlere göre değil kendi görmek istediğim yerlere göre bir plan yaptım. 

Havaalanından merkezdeki Termini istasyonuna giderken yolda sağda şu yapıyı görerek Roma'ya giriş yapıyorsunuz.

Bu kare kollezyumdur. Mussolini'nin faşist mimarisini yansıtır. 1938'de yapımına başlanmış yarım kalmış. Yukarıdan aşağı pencere sayısı Benito harfleri kadar yani 6, soldan sağa pencere sayısı Mussolini harfleri kadar yani 9. Şimdi Fendi'nin binasıymış diye okudum ama emin değilim.

Navona meydanı 1.yy da yapılmış. Eskiden burada atletizm yarışları yapılırmış.  Meydanda Mısır'dan getirilen dikilitaş var. Zaten Roma'nın pek çok yerinde bu dikilitaşlardan var. İdamlar da bu meydanda yapılırmış. 


Roma'da hiç metro veya otobüse binmek zorunda kalmadık. İyi bir güzergah belirleyerek yol üstünde görmek istediklerimizi gezerek sık sık küçük yeme-içme molaları vererek dinlendik. Günde 10-15 km arası yürüdük. Otelimize en yakın yerleri ilk gün gezdik. Bunlardan biri de beni ve kızımı çok etkileyen Pantheon. MÖ 27'de inşa edilen "bütün tanrıların tapınağı" anlamına gelen Pantheon ortçağda kiliseye çevrilmiş. Kubbe 43 metre. Kireç hamuru ve volkanik kül karışımı ile yapılan kubbe bu sayede daha hafif olmuş. Çatıdaki deliğe oculus denir ve 8 metre çapındadır. Buradan gelen gün ışığı dışında başka bir pencere yok. Bir süredir girişler ücretli. Ben kapının solundan 5 euroya bilet aldım. 18 yaş altı ücretsizdi. İçerisi muhteşem. Raphael'in mezarı da burada. Mikelangelo burası için "insan yapımı olamaz olsa olsa melekler yapmıştır" demiştir. Pantheon dünyada en iyi korunmuş yapı kabul edilir. 




Şimdi Piazza Venezia'ya gidiyoruz. Burası Burada 1455'de Venedikli bir kardinal bir konut yaptırır bundan dolayı meydana bu isim verilir. 


Tam bu meydana bakan Palazzo Venezia'nın bahçesine girip korint modeli sütun başlıklarda kullanılan acantus bitkisini inceleyin. Mussolini bu binanın küçük balkonundan meydandaki halka seslenmeyi pek severmiş. 


Sonra sağdaki aracoeli merdivenlerine geliyoruz. Bu merdivenler 124 basamak ve 1348 tarihli. 14.yy da bir tiran buradan halka seslenirmiş. 17.yüzyılda tepede yaşayan prens içi dolu fıçıları merdivenlerde yatanların üstüne bırakana kadar kente gelen yabancılar bu merdivenlerde sabahlarmış.  Basamakları dizlerinizin üzerinde tırmanırsanız büyük ikramiyenin size çıkacağına inanılıyormuş. Daha sonra merdivenlerden yukarı çıkıp bizim tarihimizle de alakası olan kiliseye gireceğiz. Santa Maria in Aracoeli kilisesi tarihi 6.yüzyıla kadar uzanır. İçindeki 22 sütün çeşitli antik yapılardan getirilmiştir. Tavanında bazı geniş süslemeleri var. Bu da İnebahtı'da Osmanlı donanmasını yakan Haçlı ordusunun şerefine papa tarafından ekletilmiş.(1571)


Bu kiliseyi gezdikten sonra yukarıdan Campidolio meydanına bakın. Meydanı ve çevresindeki binaların ön cephelerini ve hatta bu meydana çıkan merdivenleri Mikelangelo tasarlamış. Meydanın ortasında da nefis Marcus Aurelius heykelini görün. 

Soldaki küçük aralıktan biraz ilerleyip Roma forumuna bakmak da güzel bir sürpriz gibi. 
Burdan aşağı inip maalesef Mussolini'nin yaptırdığı o ortadaki yoldan yürüyeceğiz. Çünkü kazanacağı zaferler sonrası ordusu ile buradan geçit türeni düzenlensin istemiş ve forumun yani Antik Roma'nın tam ortasından geçen bu yolu yapmış. Bu yol sağa doğru colleseuma çıkıyor.

Colleseum Roma'nın en büyük amfitiyatrosu. İmparator Vespasianus tarafından MS 72'de yaptırılmış. 55 000 kişi alacak kapasitededir. 450 yıl aktif kullanılmış. Dış cephe mermer ile kaplıymış ama mermerler sökülüp başka yapılarda kullanılmış. Dünyada dor, iyon ve korint modelin beraber kullanıldığı tek yapı imiş. Colleseum'un zemininde kanlı dövüşler yapan gladyatör ve hayvanların kanını emen ince bir kum dökülürmüş bu kuma rena denir Arena adı buradan gelmektedir. 

Bu arada Basilica Di San Pietro İn Vincoli de mutlaka görülmeli. İçindeki bu Musa'nın Hükmü heykeli Mikelangelo'nun eseri ve muhteşem. Heykel 235 cm; Musa tanrısal 10 emri halkına bildirmek için Sina dağına çıkar ve orada 40 gün kalır. Şehre döndüğünde halkın altından yaptıkları bir buzağı heykeline taptıklarını görür ve öfkelenir. Ancak öfkesine hakimdir. Heykel o kadar gerçekçidir ki Mikelangelo heykeline bakar ve elindeki çekici fırlatarak "niçin konuşmuyorsun" diye bağırır. Heykelin dizinde minik çekiç izi hala durur. Özellikle heykelin sağ elindeki kaslar hayranlık uyandırır. Serçe parmağınızı hareket ettirdiğinizde oluşan kas bile çok doğru ve gerçekçidir. Heykeltraş, Tevratta Rönesans döneminde yapılan çeviri hatası nedeniyle heykele minik iki boynuz yapmıştır. Aslında boynuz değil parlak olmalıydı o kelime. (Bu kilisede Aziz Petrus Kudüs'de hapsedildiğine onu bağlayan zincirler de var)

Otele dönüşte canımm Hadrianus'un tapınağını da gördük.
Hadrian en popüler Roma imparatorlarından biri . MS 117'de tahta geçmiş. Aralıklarla 9 yıl kadar ülkesini gezmiş Anadolu'ya Mısır'a gitmiş. Yunan kültürüne hayran. İşkenceyi yasaklayıp köleliği azaltmış. Bu tapınak da onun ölümünü takiben ilah ilan edilmesinden sonra (145) yapılmış. Öndeki 11 sütün orijinal arka kısım ekleme. 
Ben gelmeden önce Roma hakkında iki kitap okuyup pek çok youtube gezi videosu izledim. En faydalandığım sayfa Roma Bileti oldu. En anlaşılır ve açıklayıcı bulduğum benim zevkime hitap eden kısa videolar çekmiş. Ellerine sağlık Ahmet Ebcim.

Hiç yorum yok: