Charles Dickens ve Londra
Geçtiğimiz yıl İngiliz yazar Charles Dickens'ın doğumunun 200. yılı Londra'da bir dizi etkinlikle kutlandı. Londra Müzesi'nde Dickens'ın gözünden 19.yüzyıl Londrasını anlatan "Dickens ve Londra" sergisi açıldı.
(Bu ev yazarın 1837'den 1839'a kadar iki yıl yaşadığı evdir. 1925'de müze olmuştur.. Yazar ve karısı bu evde yaşamış, on çocuklarının en büyük ikisi bu evde dünyaya gelmiştir. Charles Dickens ekonomik varlığı arttığında daha büyük evlere taşınmıştır. Ancak bu ev Charles Dickens'ın yaşadığı ve günümüze kadar gelebilen tek evdir.Müze yetkilileri, ziyaretçilerin Dickens evden daha yeni çıkmış gibi hissetmelerini istiyormuş.) Görmeyi çok isterdim tabi...Ancak sadece internetten bazı fotoğraflarını görebildim. Charles Dickens benim çok sevdiğim bir yazardır. Bazı şehirlerin bazı yazarlarla özdeşleştiğini, romanlarının sık sık bu şehrin sokaklarında, parklarında veya binalarında anlatıldığını bilirisiniz.(bunun için bakınız www.dickens2012.org )
İşte Dickens ve Londra böyle bir eşleşmedir. Büyük Umutlar ve İki Şehrin Hikayesi romanlarında adeta Londra sokaklarında yürütür, binaları gözünüzde canlandırır. Büyük Umutlar kitabını okurken adı geçen sokak, köprü ve barların altını çizerek ve notlar almıştım, Londra'ya gittiğimde mutlaka görmek için..
Londra'nın en eski ve en ünlü restoranlarından Rules Restaurant'da, eskiden yazarın çalıştığı ayakkabı boyası fabrikasını gören masa Dickens için sürekli rezerve edilirmiş.
Londra'yı Dickens şehri olması bakımından iki şekilde düşünmek gerek. Birincisi kitaplarında geçen Londra ikincisi yaşadığı ev, çalıştığı yer, gittiği bar ve restoranları barındırıan Londra. Yani gerçek hayat. İkisi de birbirinden farklı değildir yazar için. Çünkü Londra'da hayali yerler üretmek yerine genelde varolan sokak, bina veya köprülerden bahsetmiş olayları orada kurgulamıştır.
Rivayate göre aşağıdaki fotoğrafta bulunan Londra'nın merkezindeki en eski dükkanlardan biri olan Antikacı, Dickens'ın Antikacı Dükkanı romanını yazarken, Küçük Nell ve dedesinin evi ve dükkanını yaratırken ilham vermiş.
Geçtiğimiz yıl İngiliz yazar Charles Dickens'ın doğumunun 200. yılı Londra'da bir dizi etkinlikle kutlandı. Londra Müzesi'nde Dickens'ın gözünden 19.yüzyıl Londrasını anlatan "Dickens ve Londra" sergisi açıldı.
(Bu ev yazarın 1837'den 1839'a kadar iki yıl yaşadığı evdir. 1925'de müze olmuştur.. Yazar ve karısı bu evde yaşamış, on çocuklarının en büyük ikisi bu evde dünyaya gelmiştir. Charles Dickens ekonomik varlığı arttığında daha büyük evlere taşınmıştır. Ancak bu ev Charles Dickens'ın yaşadığı ve günümüze kadar gelebilen tek evdir.Müze yetkilileri, ziyaretçilerin Dickens evden daha yeni çıkmış gibi hissetmelerini istiyormuş.) Görmeyi çok isterdim tabi...Ancak sadece internetten bazı fotoğraflarını görebildim. Charles Dickens benim çok sevdiğim bir yazardır. Bazı şehirlerin bazı yazarlarla özdeşleştiğini, romanlarının sık sık bu şehrin sokaklarında, parklarında veya binalarında anlatıldığını bilirisiniz.(bunun için bakınız www.dickens2012.org )
İşte Dickens ve Londra böyle bir eşleşmedir. Büyük Umutlar ve İki Şehrin Hikayesi romanlarında adeta Londra sokaklarında yürütür, binaları gözünüzde canlandırır. Büyük Umutlar kitabını okurken adı geçen sokak, köprü ve barların altını çizerek ve notlar almıştım, Londra'ya gittiğimde mutlaka görmek için..
Londra'nın en eski ve en ünlü restoranlarından Rules Restaurant'da, eskiden yazarın çalıştığı ayakkabı boyası fabrikasını gören masa Dickens için sürekli rezerve edilirmiş.
Londra'yı Dickens şehri olması bakımından iki şekilde düşünmek gerek. Birincisi kitaplarında geçen Londra ikincisi yaşadığı ev, çalıştığı yer, gittiği bar ve restoranları barındırıan Londra. Yani gerçek hayat. İkisi de birbirinden farklı değildir yazar için. Çünkü Londra'da hayali yerler üretmek yerine genelde varolan sokak, bina veya köprülerden bahsetmiş olayları orada kurgulamıştır.
Rivayate göre aşağıdaki fotoğrafta bulunan Londra'nın merkezindeki en eski dükkanlardan biri olan Antikacı, Dickens'ın Antikacı Dükkanı romanını yazarken, Küçük Nell ve dedesinin evi ve dükkanını yaratırken ilham vermiş.
1 yorum:
evet haklısın yazarlar ve şehirleri, benim için de en belirgini: Dostoyevski ve Petersburg
Yorum Gönder