Pazar, Nisan 19, 2015

Çocukla gezmek isteyenlere öneriler

Akıl vermek olarak algılanmasın, zira bundan pek hoşlanmam. Çocukla gezmek için epeyce mücadele etmiş biri olarak tecrübeli sayılırım. İstedim ki burada fikirlerimi paylaşayım, başkaları da deneyimlerini yazsın ve biraz yardımcı olabilirsek ne mutlu..

Ülkemiz ve özellikle İstanbul'un pek çok yeri çocuğunuz ile gezmek için uygun değil. Bu bazen yol ve kaldırımların durumundan bazen trafikten ve kullandığınız toplu taşıma araçlarından, bazen gittiğiniz restoranlarda çocuk için seçenek olmamasından kaynaklanıyor. Benim temel düşüncem 4 yaşını üç ay önce doldurmuş kızımla gidebileceğim her yere gitmek. İstanbul'da ayak basmadığı pek az yer kaldı. Şehir dışında da Bodrum, Ankara, Antep ve Hatay'ı gördü. İlk birbuçuk sene ben de hiçbir yere gidemedim onunla ama baktım ki hem ben sıkılıyorum hem de o gezerek görerek büyüsün istiyorum. Yoksa anneme de bırakır gezerim..
Bence bunlara dikkat edersek işimiz kolaylaşır.
1. Seyahatinize uygun hafif bir çocuk arabası edinin. Çok kapsamlı ve ağır olmasın. Biz hala düz yerlerde baston puset kullanıyoruz. Çocuğun da benimle 5-6 kilometre yürümesini istemem. (Sultanahmet, Moda, İstiklal Caddesi, Emirgan, Bebek, Fenerbahçe, Kadıköy'ün bazı yerleri, Karaköy çocuk arabasına uygun ama Galata, Eyüp, Ortaköy, Süleymaniye'den aşağı, Cihangir vb.uygun değil çünkü kaldırımlar dar, bozuk veya merdivenli.
2. Kullanışlı bir sırt çantanız olsun. Fazla eşya almayın, hafif ve az yer kaplayacak giysiler alın yanınıza. Şapka, yağmurluk vb.mevsime göre konulabilir.
3. Su ve yolda atıştırmalık muz,ceviz, krep vb çok kurtarıcı oluyor. Bir de küçük bir kapaklı kap alın, bazen bir yerde yediği şeyi bitiremiyor yanınıza almak en iyisi oluyor.
4. Sıkılınca onu oyalayacak kitap, boya kalemi, hamur, minik oyuncak çok gerekli.
5.Günlük gezi de olsa rotanızı planlayın. Baston puseti yanınıza alıp almayacağınıza karar verin ve en kestirme yolları kafanızda oluşturun. Mesela dün ben kızımla otobüsle Taksim'e gittim. Tarlabaşı'nda inip Odakule'den İstiklal'e döndük ve Galatasaray' dan aşağı indik o cadde boyunca hem gitmek istediğim cafe hem göreceğim sanat galerisi hem de müze mevcuttu. Yolun en sonunda küçük bir park molası verdik tramvaya binip geri döndük. Yolda onun da ilgisini çeken şeylere baktık. Tarihi caminin halılarında koşturmak hoşuna gitti, galeriye bayıldı. Onu da sıkmadan kısa bir güzergahta iki saatte yapacağımızı yaptık.Sık sık küçük molacıklar verdik, kitapçı gezdik, simit yedik vb.
Bir iki sıkıntıda hemen pes etmeyin zaman tanıyın çok çabuk alışıyorlar.
Şimdi yeni rotalar belirliyorum.

Hiç yorum yok: