Pazar, Şubat 10, 2013

Çavdar Tarlasında Çocuklar, J.D.Salinger

İşte muhteşem bir kitap daha. Salinger'in 1951'de yazdığı bu ilk romanı daha önce Gönülçelen adıyla da dilimize çevrilmiş hatta Teoman'ın Gönülçelen şarkısına da ilham kaynağı olmuş.
http://www.teoman.com.tr/roportajlar.php

Bir kitap dergisinde gördüğüm, hemen not defterime yazdığım bir kitaptı bu. Yayınlandığında çok ses getirmiş, yazarını popülerleştirmiş hatta yazar münzevi bir hayat sürmek istediği için bundan epeyce rahatsız olmuş.
Modern zamanların başyapıtı kabul edilen bu eser müstehcen bulunup Amerika'nın bazı eyaletlerinde yasaklanmış ama yine de en çok okunan roman olmuş.
Holden Caulfield 17 yaşındadır. New York'lu burjuva bir ailenin oğludur. Okuduğu okuldan atılmasıyla (ki bu üçüncü okul)  başlayan ve sancılı büyüme süreci onun ağzından anlatılır.
 burada kitapta adı geçen bir şarkıyı dinleyebilirsiniz; https://www.youtube.com/watch?v=QyMKVLBqse4&feature=youtube_gdata_player


Dört günde yaşadıkları vardır romanda. Sık sık kardeşlerinden bahseder, küçük kız kardeşi Phoebe o kadar tatlı ve masumdur ki ona hiç kızmaz. Roman, adını bir şarkıda geçen çavdar tarlasından alır. Phoebe abisine "sen ne olmak istiyorsun?"diye sorunca Holden o tarlada oynayan çocukları hayal eder ve uçurumun kenarına gelenleri yakalayıp kurtarır. Kardeşine "çavdar tarlasında oynayan çocukları uçurumdan kurtaran kişi olmak istediğini"söyler. İnsanların ikiyüzlülüklerine, kendini beğenmişliklerine, onu umursamaz tavırlarına öyle kızar ki çocukların masumiyeti ona kendini iyi hissettirir.
 "...Ayrılığın üzüntülü ya da kötü olması umurumda değil, ama bir yerden ayrıldım mı, oradan ayrıldığımı bilmeliyim. Bilmezseniz, daha çok koyar insana.."
"... Ama o müzedeki en iyi şey, her şeyin yerli yerinde kalmasıydı. Hiç kimse kıpırdamazdı yerinden. Oraya yüz bin kez gidebilirdiniz, o Eskimo hala daha yeni iki balık tutmuş olur, kuşlar hala güneye uçar, geyikler o narin bacakları üstünde o pınardan su içer ve göğüsleri görünen o Kızılderili kadın battaniyesini dokurdu. Kimse değişmezdi. Değişen tek şey siz olurdunuz. Çok büyümüş olmanız filan değil demek istediğim. Tam olarak o değil yani. Yalnızca değişmiş olurdunuz. Bu kez sırtınızda bir palto olurdu. Ya da, son gelişinizde sıradaki eşiniz kızıl çıkarırdı ve yeni bir eşiniz olurdu.Diyeceğim, değişik bir şey olurdu sizde; demek istediğim şeyi anlatamıyorum.”
Kitabın giriş cümlesi bir web sitesi tarafından en iyi ve en ironik giriş cümleleri sıralamasında birinci en iyi kapanış cümleleri sıralamasında 15. olmuş.
Okumanızı şiddetle tavsiye ederim. :-)
Salinger, 1919 New York doğumlu.
Çeviren;Coşkun Yerli

Hiç yorum yok: